“Abdullah Kiğılı: Sevdiğiniz İşi Yaparken Başarı Peşinizden Gelir’”
EkonomiMalatya’da geçen çocukluk yıllarından sonra, Abdullah Kiğılı’nın hayatında yeni bir sayfa açıldı. 1952 yılında ailesiyle birlikte İstanbul’a taşınan Kiğılı, burada iş hayatına ilk adımını attı. Küçük bir mağazadan dev bir markaya dönüşen Kiğılı’nın başarı hikayesi, azim, disiplin ve müşteri memnuniyetini ön planda tutan bir iş felsefesi üzerine inşa edildi. Bu bölümde, Abdullah Kiğılı’nın iş hayatında attığı adımları, Kiğılı markasının doğuşunu ve başarıya giden yolda karşılaştığı zorlukları keşfedeceğiz.
İstanbul’a Taşınma ve İlk Adımlar
1952 yılında, Abdullah Kiğılı ve ailesi İstanbul’a taşındı. İstanbul, o dönemde Türkiye’nin ticaret merkezi olarak parlıyordu ve Kiğılı ailesi de bu büyük şehrin sunduğu fırsatlardan yararlanmak istedi. Abdullah Kiğılı, Sultanahmet’te babasından devraldığı küçük bir mağazada ticaret hayatına atıldı. “Babamdan devraldığım o küçük mağazada sadece beş kişi çalışıyorduk. Hedeflerim hep daha büyüktü” diye anlatıyor Kiğılı, o günleri.
İstanbul, Abdullah Kiğılı’nın iş dünyasındaki yeteneklerini keşfetmesi ve geliştirmesi için mükemmel bir ortam sağladı. Burada, ticaretin inceliklerini öğrenirken, bir yandan da müşteri memnuniyetinin önemini kavradı. “İş hayatında en büyük dersim, müşteriyi memnun etmenin her şeyden önemli olduğunu öğrenmek oldu. Müşterilerimize her zaman en iyi hizmeti sunmak için çalıştım” diyor Kiğılı.
Kiğılı Markasının Doğuşu ve İlk Yıllar
1965 yılına gelindiğinde, Abdullah Kiğılı artık kendi markasını kurmaya hazırdı. Kiğılı markası ortaya çıktı ve kısa sürede Türkiye’nin önde gelen erkek giyim markalarından biri haline geldi. Bu başarı kolay elde edilmedi. “O yıllarda iş kurmak ve büyütmek zordu. Sevdiğim işi yapıyordum ve bu bana her zaman güç verdi. Başarı, sevdiğiniz işi yaparken peşinizden gelir” diyor Kiğılı, markasının ilk yıllarını anlatırken.
Kiğılı markası, kaliteye ve müşteri memnuniyetine verdiği önemle kısa sürede adından söz ettirmeye başladı. Abdullah Kiğılı, her zaman işinin başında durdu, müşteri beklentilerini yakından takip etti ve markasını büyütmek için durmaksızın çalıştı. “Müşteri bize güveniyor ve bu güveni asla sarsmamak için elimizden geleni yapıyoruz” diyen Kiğılı, markasının başarısının ardındaki en büyük etkenin bu olduğunu belirtiyor.
Bayilik Sistemine Karşı Duruş ve Kendi Mağaza Ağı
Abdullah Kiğılı’nın iş hayatında benimsediği en önemli stratejilerden biri, bayilik sistemi yerine kendi mağazalarını açma kararı oldu. “Biz bayilik modeliyle büyümedik; her mağazayı kendi politikamız çerçevesinde açtık ve kendi ekibimizi kurduk. Bu yaklaşım, müşteri memnuniyetini ve kaliteyi en üst seviyede tutmamızı sağladı” diyor Kiğılı.
Bu strateji, Kiğılı markasının kalitesini ve müşteri memnuniyetini korumada kilit rol oynadı. Her mağazada aynı standartları uygulayabilmek, Abdullah Kiğılı’ya markasını istediği gibi şekillendirme imkanı verdi. “Müşterilerimize sunduğumuz her üründe, her hizmette, onların beklentilerini aşmak istedik. Bu yüzden, her mağazamızı kendi ellerimizle şekillendirdik” diye ekliyor.
Müşteri Güveni ve Başarı Sırrı
Kiğılı markası, yıllar içinde müşteri memnuniyeti ve güvenini ön planda tutarak büyüdü. “Müşterilerimiz biliyor ki Kiğılı, onları asla yanıltmaz. İhtiyaçlarına uygun ve kaliteli ürünler sunarak, onların sadakatini kazanıyoruz” diyen Abdullah Kiğılı, bu güvenin markasını ayakta tutan en önemli unsur olduğunu vurguluyor.
Yıllık 6 milyon adet ürün satışıyla sektörde öne çıkan Kiğılı, müşteri memnuniyetini iş modelinin merkezine yerleştirerek bu başarıyı elde etti. “Bizim için en önemli şey, müşterilerimizin markamıza olan güvenini korumak. Bunu başardığımız sürece, Kiğılı olarak hep ileriye gideceğiz” diyor.
Röportajı Yapan: Murat Çetin
Bu bölümde, Abdullah Kiğılı’nın İstanbul’a taşınma süreci, Kiğılı markasının doğuşu ve iş hayatındaki başarı hikayesi ele alındı. Bir sonraki bölümde, Abdullah Kiğılı’nın geleceğe dair stratejileri, dijitalleşme ve e-ticaretin önemi ile Malatya’ya olan vefasını keşfedeceğiz.
KAYNAK: TEKSTİL DERGİSİ
İlginizi Çekebilir